“Bin yıldır yaptığımız tek şey balık peşinde koşmak. Artık yaşamak için bir nedenimiz olmalı; öğrenmek, keşfetmek, özgür olmak gibi.”

        Richard Bach tarafından 1972 yılında yazılan öykü “Martı Jonathan Livingston”, bir martının özgürlüğe ulaşma mücadelesini anlatır.

        Bu eserde topluma başkaldıran bir insan gibi Jonathan da diğer martılara adeta başkaldırır. Sistemin dışına çıkmak ister. Hırslı ve sabırlı bir şekilde çalışarak istediklerini elde eder. Jonathan, çok azimli ve hırslı bir martıdır. Hep daha fazlasına ulaşmak ister.  Diğer martılar yemek bulabilmek için uçarken o sadece uçarak sevdiği işi yapar. Uçmayı çok seven Jonathan diğer martıları da anlayamaz. Amaçlarının sadece yemek bulmak olmadığını düşünür. Böyle davrandığı için martıların arasından dışlanır. 

        Jonathan, özgürlüğe kavuşmak isteyen bir insanı temsil eder. İnsan yaşamında olduğu gibi, kurallara uymadığı için sarp kayalıklara sürgüne gönderilir. Orada kendi dünyasını kuran Jonathan özgürlüğe ulaşma çabalarına devam eder. Kendisi gibi olan başka bir martıdan birçok şey öğrenir ve küçük martılara bunları öğretir.

        Bu kitap, altı çizilerek birkaç kez okunmalıdır. Çünkü yaşam felsefesi haline getirilebilecek birçok şey içeriyor. Resimlerle de süslenen bu kitap bir günde okunabilecek harika bir öykü. Sizlere de keyifli okumalar diliyorum J 




Yazan : Themis